22 Eylül 2015 Salı

" i k i "

Dinleyebilirsin/

Eylülcüğüm Adacığım....
Ne yazmalıyım ki anlatabileyim içimdeki hisleri...
İnan hiç bilmiyorum....
Yaşadıgım duyguların en tarifsizi canım kızım...
Ne şaslıyım ki senin gibi bir evlat uyuyor her gece kollarımda...
Kokun burnumda....
Sıcaklıgın yanıbasımda...
Eylülcüğüm...
Adacığım...
Büyüdüğünü izliyorum nereye gittiklerini bilmediğim zaman denilen kısa anlarda...
"Arjuuu"demeni işitiyorum,"anne"demeni peşi sıra....
"Sevgim bitti,sevgim bitti Eylül Ada " dediğimde,elime bıraktığın sevgini,yanağıma koyduğun öpücüğünü gönderiyorum zamanın derinliklerine...
O anda özlüyorum seni...
Çok seviyorum seni deli kız....
Sen çok büyü canım kızım...
2....12....42...92..102.....
Çok oku güzel kızım...okuyamadığımız kadar çok...
Çok gez güzel kzıım....gezemediğimiz kadar çok...
Çok gör... Bizim göremediğimiz kadar çok güzel kızım...
Çok sev bu kainatta olanları...bizlerin sevemediği kadar...
Çok dinle canım kızım..bizim insanlığı dinleyemediğimiz kadar çok....
Çok adaletli ol canım kızım...bizim olamadığımız kadar....
Söyleyecek çok şey var canım kızım...
Mutluyum ama durduramıyorum gözyaşlarımı...
Seni çok seviyorum....
Bunu unutma canımın yongası..
Anne yavrusu...
Allahım seni korusun...
Sağlıklı upuzun mutlu ömürler yaşatsın...
Acı göstermesin...
Allahım tüm evlatları korusun....
Nice güzel yaşların olsun....
Doğum günün kutlu olsun canım kızım....

                                                                           
Annen



27 Şubat 2015 Cuma

KÜÇÜK BİR KUTUCUK , İÇİ DOLU BALIKCIK


Uğraşırken dinle bence :)




Bir arkadaşımın lisede karaladığı şiir geldi aklıma,


"Dünyadan bir dilim
Kesip getireceğim sana.
Şöyle okyanus tarafından,
Binlerce balıkla."


 Keşke demiyor ve hemen işe koyuluyorum :)

Saat 22:00 Eylül Adacığım uyur,
Annesi ise sabah uyandığında ona küçük bir süpriz için iş başına geçer....

Yapmak isteyen anne babalar için gerekli olabilecek malzemeler;


En gerekli malzeme kesinlikle "HAYALGÜCÜNÜZ"
Karton kutu
Akrilik boyalar
Fırçalar
Tuvalet kağıdı ya da krapon kağıtları
Şişe kapakları
Misina
Renkli boyalar -ki ben kumaş kalemlerimi kullandım-
Yapıştırıcı ve makas
Maket bıçağı
Çakıl taşları



Ve saat 01:30 suları kızıma hazırladığım Karton Akvaryumumuz hazır...
Evet belki okyanuslar gibi olmadı,belki daha da iyisi de olabilirdi ama kimin umrunda...
Ben ona şimdi youtube'dan güzel bir okyanus esintisi de bulurum....
Dalar gideriz hayaller denizimize...
Yarın ola hayrola :)



İyi geceler tüm kuzucuklara...
Rüyaları masmavi,arkadaşları rengarenk balıklar denizkızları,inciler olsun.





12 Şubat 2015 Perşembe

HİSLERİMİZ DOĞADA SAKLI OLABİLİR MİYDİ ACABA ?



Okurken tıkla ve dinle :)



Ben maviyi üzerinde sayısız kayıkların olduğu bir denizde,yeşili ormanların içinde kaybolarak öğrendim...


Göç zamanı geldiğinde,köy evimizin küçücük penceresine koşup dinledim çan seslerini...

Rüzgarı saçlarımda,ellerimde hissettim...

Karın en çok sessizliğini sevdim...

Ateş böceklerinin baharla birlikte peşlerinden koştum,karanlıkta...

Çayırların içinde saatlerce sadece bir dizi "mora" (dağ çileği) toplayabilmek için dolaştım bıkmadan usanmadan...

İlkbahar yağmurlarının başladığı günün ertesinde kırlara,taşların altına,ağaç kabuklarının arasına baktım bir umutla;bembeyaz şapkalı mantarlar için...

Rüzgarın bize çam kozalaklarını toplamak için nasıl yardım ettiğini gördüm...

Kuzularla zıpladım,

Tavukları tutup tutup uçurmaya çalıştım :)

Bir yumurtanın ne kadar sıcak olabileceğine şahit oldum...

Kendi yetiştirdiğim ağaçlardan,meyveleri toplamanın tarifsiz hissini yaşadım...

Kokular,renkler,sesler biriktirdim çocukluğuma dair...

Boşuna dememiş şair :)
"Küçük bir çocuğa doğayı tanıtırken,bilgi duygunun yarısı kadar bile önemli değildir." diye...

Şimdi ne zaman bir ceviz yaprağını koklasam,o küçük kıza dokunuyorum bir anda...

Ne zaman bir çan sesi duysam,peşi sıra gelecek süslü yayla kızlarını görüyorum aklımın bir yerlerinde...

Ne zaman bir özlem duysam geçmişe,kendimi, ya bir ağaca yaslanmış ya da bir rüzğar esintisinde buluyorum...

Annemi,babamı,kardeşimi ve kendimi ,doğduğum toprakları,yaşadığım mahalleyi...işte bu yaşadıklarımla hafızamın en güçlü yerinde saklıyorum.

Bu gerçek hikayelere sayısız yaşanmışlık ekleyebilirim...

Ama neden? diye soruyorum kendime...

Neden bunları hatırlamaya çaba harcıyorum hergün.



                                                           ***              ***

Çünkü anneyim ben.
Çünkü o kadar güzel,o kadar masum bir kız çocuğu, bir "aziz misafir" var ellerimde;her gün "bana ne öğretecek acaba" diye bakan gözleriyle...

Ve her gün uyandığında kollarını "beni kucağına al " diye açıp,pencereye doğru koşan,dışarıda olanlara merak duyan...

Yağmur yağdığında balkona çıkan,kar yağdığında çığlıklar atan.

Biliyorum ki " çocuk ilk yıllarında baştan sona duyu organıdır" özellikle ilk 3 yıl...

Bundan ötürüdür belki telaşım...

Hemen her gün kısa bir yürüyüş için zaman arayışım,

Her bulduğumuz anı fırsat bilip doğaya doğru yol alışım,

Eşime en kısa sürede çadır kuralım diye yalvarışım :)
                                                          

                                              ***               ***


Kendime dair sizinle bir sır paylaştım.

Ve şimdi sizden bir şey istiyorum.

Evinizin "aziz misafir"leriyle park ya da orman yürüyüşlerinizi ailenizin düzenli bir alışkanlığı haline getirmenizi,

Dışarıda yürürken çocuğunuzla neler tecrübe ettiğinize dair konuşmayı ihmal etmemenizi,

Havadan ve mevsimlerden söz etmenizi,
Gökyüzünün görünüşü neye benziyor? Hava güneşli mi? Bulut var mı?

Kolay fark edemeyeceği şeylere de dikkat çekmenizi,

Yürürken çocuğunuza sessiz olmasını tavsiye etmenizi,böylece bir yandan etrafı gözlemlerken, bir yandan da doğanın sesini duyabilir.

Bir ağaç sahiplenmenizi,

Yaprakların üzerinde yuvarlanmanız ya da yürümenizi,

Taş toplamanızı,

Bir ağacın dallarını ve yaprakların şekillerini incelemenizi,


Rüzgarı dinlemenizi,


Kuşları seyretmeniz,kuş seslerini dinlemenizi,

Gölgeleri gözlemlemenizi,

Evinizin etrafındaki ağaçların isimlerini öğrenmenizi,

Bodur ağaçlar aramanızı,

Çam kozalakları bulmanızı,

Hayvanların ayak izlerini incelemenizi,

Çürümüş bir ağaç bulup,burada neler yaşadığını birlikte keşfetmenizi,

Gözleriniz kapalı bir müddet oturmanızı,

Temiz havayı içinize çekmenizi,

Su birikintilerinde hoplamanızı,

Ve yol boyunca çöpleri toplamanızı...

Yapın !

Bakın,nasıl da iyi hissedeceksiniz bir anda !

Sevgiler...


Bu arada şu kitaba da DOĞADAKİ SON ÇOCUK göz atabilirsiniz.